20 Kasım 2016 Pazar

AHMET NİŞANCI

AHMET NİŞANCI  (1942 -       ) (BÜNYAN’IN SAZ VE ŞİİR ÜSTADI)

29 Mayıs 1942 yılında Bünyan Yenice mahallesinde Fırıncı Mustafa ve Hediye Nişancı çiftinden dünyaya geldi.  1949 yılında Namık Kemal İlkokulunda eğitim hayatına başladı. 1954 yılında buradan mezun oldu. Ortaokula başladıktan bir ay sonra okulu bırakmıştır. Okumaya çok meraklı olduğu halde babası memuriyetin çok değersiz olduğu bir dönemde, “sanat her şeyden iyidir” deyip, fırıncılık sanatı öğretmek için Nişancı’yı okumakta olduğu okuldan aldı. Okuldan alınması konusunda babasını destekleyen Nişancı bu konuda, “ Babam haklıydı çünkü memurların her birini o yıllarda bir yere atıyorlar veya işine son veriyorlardı.  “Sen de bu adamların durumuna mı düşeceksin” diye dayanamayıp beni okuldan aldı.”

Ahmet nişancı için artık yeni bir dönem başlıyordu. Bundan sonra babasının yanında iş hayatına atılacaktı. Babası ona “Oğlum Ahmet, Küreğin sapına sıkı sarıl bunu Allah’tan başka kimse elinden alamaz, tayinin olmaz, ataman olmaz, imtihana girip ter dökmen olmaz, işini yapıp Allah’a şükredersin” diyerek işine sahip çıkmasını istiyordu.  Ve öylede oldu, Nişancı babasının arzusuna uyarak işine sahip oldu. Bünyan’da uzun yıllar fırıncılık yaptı. Babasının yanında çalışırken, babasının gramofondan ve radyodan dinlediği müzikler ile farklı bir dünyaya da kapılarını açtı. Bu farklı dünyayı Nişancı şu şekilde anlatmaktadır.

“Babam çalışmayı çok seven ileri görüşlü bir insandı. Canı sıkılınca stresini atmak için türkü söylerdi. Bir de gramofonu vardı, gramofona koyduğu plaklar ile o dönemin meşhur sanatçılarının türkülerini dinlerdi. Radyoların yeni yeni yayıldığı o zamanlarda radyodan da türküler dinlemeyi severdi.  Ben de o küçük yaşlarımda gramofon dinleyerek bağlama çalmayı öğrendim.  Yaşım 17’ i bulunca Kayseri’den bir saz aldım, gramofon ve radyodan dinlediğim türküleri ve şarkıları çalıp söylemeye başladım, aynı zamanda sevdalandık. Her şeye karşı, bütün tabiata karşı, insanlara karşı, iyiliğe ve güzelliğe karşı, güzel söylenmiş sözleri ve türküleri çalıp söylemeye başladım.  Aynı zamanda işimi elli yıl aksatmadan devam ettirdim ve bu işten de emekli oldum.”

Ahmet Nişancı babasının yanında çalışırken 1963 yılında her genç gibi vatani görevini yapmak üzere Bünyan’dan ayrılır.  Ankara’daki Hava Kuvvetleri komutanlığında ağır vasıta şoförü olarak vatani görevini icra eder ve 1963 yılında terhisini alıp tekrar Bünyan’a dönerek işine kaldığı yerden devam eder.  1965 yılında da Gergemeli halıcı Muttalip’in kızı Elmas hanımla hayatını birleştirir.

Ahmet Nişancı Bünyan’da yapılan birçok sosyal faaliyette sazı ve şiirleri ile yer almanın yanında,  29 Temmuz 1999 yılında Belediyeler Yarışmasında,  Bünyan Belediyesi adına (Ali Bayram döneminde), Samanyolu TV’de yarışmaya katılarak iki Bünyan Türküsünü seslendirmiştir.  Yine Ahmet Toktaş reisliğinde İstanbul Bünyanlılar Derneği’nin yapmış olduğu etkinliğe katılarak Bünyan’ın güzel türkülerini seslendirmiştir.  Gençliğinde birçok okul piyeslerine sazıyla eşlik etmiştir.  Okumayı çok seven Nişancı özellikle edebiyat ve birçok konudaki yazıları sıkı bir şekilde takip etmektedir.  Birçok Bünyanlı şair ile Türkiye’nin hemen hemen her yöresinden şairlerin şiirlerini ezbere bilip, hafızasında tutarak kendisine bu konuda ayrı bir özellik katmaktadır.  Eş ve dost toplantılarında geçen muhabbetlerin konularına göre şiirler söyleyerek toplantılara ayrı bir renk katmayı prensip haline getiren Nişancı,  Bünyan’ın çok tanınan ve sevilen bir yüzü haline gelmiştir.  Bu özelliği sayesinde Bünyan Belediyesi şiir yarışmasından ve Bünyan Dostları Grubu Şiir Söyleşisinden ödüller almıştır.

Ahmet Nişancı dört kız ve bir oğlan babasıdır.
Hasan Yüksel

Hiç yorum yok: