BÜNYAN’IM
Bünyan-ı Hamit senin ilk adın,
Sonraları Hamidiye olarak tanındın,
Halılarınla tüm dünyada ün aldın
Bünyan'ım gönüllerde dağ gibisin
Kayabaşın oyuklarıyla tarih anlatır
Yaylaların koyun kuzu otlatır
Şelalen hayallerimde canlanır
Bünyan’ım unutulan yar gibisin
Ulu Camiin Doğu Türkistan desenli
Sakal-ı şerifini arefe günü görmeli
Mübarek emanete yüzler sürmeli
Bünyan’ım bayramlarda nur gibisin
Sümerbank’ın halkımızın ekmek kapısı
Böyle giderse kilitlenecek kapısı
Tiftik battaniyemiz yünün en hası
Bünyan’ım namusum ar gibisin
Kayaltı, Şahsenem, Büngüldek, Şeşe
Pınarbaşı, Devetaşı, Başgöl, Kösüre
Yassıçayır, Boğaz ve her köşe köşe
Bünyan’ım gezilecek yer gibisin
Şahsenem’de alabalıklar oynaşır
Gül dalında bülbüllerin ötüşür
Koramaz’da kekliklerin dolaşır
Bünyan’ım hevenk hevenk üzüm bağ gibisin
Camii Kebir, Camii Cedit ve Dervişağa
Yükseklerden bakar yeşil Bünyan’ım
Bayramlı, Yenice sırt sırta verip Kayabaşına
Bünyan’ım peteklerde bal gibisin
Yeni Mahalle, Yukarı Doğanlar’dan indi
Fatih ile Yavuz Selim şehir süsü verdi
Cumhuriyet’i, Sağlık Mahallesi, Sümer’i
Bünyan’ım görüntünle ağ gibisin
Mazide kaldı “oğmaç”, “gendime”, “aside” yemeği
Sumaklı mantı, içli köfte, revaçta su böreği
Taranaşı, dolaz, tandırda pişen ağ fasulyeyi
Bünyan’ım soframda tuz, biber, yağ gibisin
Sinsin, üç ayak, Bünyan Ağırlaması
Semah, gelin alayı, kına havası
Bir başkaydı oyunları, “dardar”ı, “saya”sı
Bünyan’ım düğünüm, halayım, bar gibisin
Tokdemir daha güzel görmek ister Bünyan’ı
Ticarette, eğitimde yırtmalıyız kefeni
Geride bırakalım tembelliği, haseti, kini
Bünyan’ım yüzyıllarca var gibisin
Mustafa TOKDEMİR
23.03.1995
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder