29 Eylül 2015 Salı

GEÇMİŞ ZAMAN BÜNYAN


SALİH ALTINTOP’TAN ELMA YOLMA ANISI

Çocukluğumuzda Bünyan Cami-i Kebir mahallesinde ikamet ettiğimiz zamanlarda, ben Salih Altıntop, Sadettin Bozkurt, Uğur Paksoy henüz on yaşlarındayız. Mahallede çocuk oyunları oynarken arkadaşımız Sadettin Bozkurt :
-Haydin Reislerin bahçesine elma yolmaya gidelim.  Der.
Elma deyince  ağzımızın suyu akmaya başlar. Çünkü Bünyan’da pek az bahçede elma armut bulunmaktadır.
Oyunu yarıda bırakıp Reislerin elma bahçesinin yanına yaklaştık, bahçe içerisini kolaçan ettik, kimsecikler yok. Daha da garantiye almak için bahçe duvarının dibinde saklana saklana bahçe içerisine iyice baktık. Bahçe sahibinin olmadığına kanaat getirdik.
Elma bahçesi epeyce büyük ve içeri de  çeşit çeşit elma ağaçları var ki dalları yer doğru elma yükünden eğilmişti. Sarı elma, kırmızı elma v.s. Gözümüzün beğendiğini kopartıp, pantolon kemerini de sıkıca bağlayarak, gömleğimizin içini elmalarla doldurduk. Her birimizin gömleğinin içerisinde neredeyse en az  beşer kilo elma var.
Ören bayırından bakıldığı zaman elma bahçesi ayna gibi görülürdü. Bahçe sahibinin oğulları Ayhan Turan, Gayhan Turan yaşça bizlerden büyükler ve uzaktan öyle bir bağırma sesi duyuluyor ki
-Elmayı yolmayın, kaçmayın geliyoruz, diye bağırıyorlar.
Bahçeden öyle bir kaçış yaptık ki, karşımıza sırıngaç tepesi geldi. Bu tepe çok dil ve tepeye çıkıncaya kadar dalağımız şişti ve kalbimizin çarpış gümbürtüsünü kulağımızla net bir şekilde duyuyoruz.  Bahçe sahibinin çocuklarıysa tepenin dibine kadar bizi kovaladılar ama bayırı çıkmaya gözleri yemedi ki orada bir müddet durdular ve geri dönüp gittiler.  Eğer bize doğru gelseler bizi yakalarlardı. Çünkü artık bizde takat, dizlerimizde de derman kalmamıştı.  Nefesimizi almaya bile zorlanıyorduk.
Sırıngaç tepesinde bir müddet dinlendikten sonra, oradan kalkıp Hacatlar'ın, kayanın önünde bir tarla vardı. Buraya mahalle çiftçileri harman döker, harmanla uğraşılırdı. Sadettin Bozkurt’unda harmanı vardı. Harman tığının yan tarafından biraz saman eşeledi ve yolduğu tüm elmaları oraya koydu ve üzerini samanla örtüp sakladı.
Ben Salih Altıntop ve Uğur Paksoy’da, Salih Altıntopların bahçesine vardık, fasulye yapraklarının altına ayrı ayrı elmaları sakladık.
-Eh elma artık bizim kesede keklik, deyip bahçeden ayrılıp  mahlemize gelip tekrar bıraktığımız yerden oyuna başlayıp, oyuna o kadar adepte olduk ki Sadettin Bozkurt’un aramızdan ayrıldığını fark etmedik.
Bir gün sonra ben ve Uğur Paksoy’la beraber sakladığımız elmaları almaya gittiğimizde elmaların yerinde yellerin estiğini gördük, çok üzüldük. Tekrar mahalleye vardık.  Arkadaşımız Sadettin Bozkurt o kadar kurnaz, o kadar kurnaz ki, şeytana pabucunu ters giydirir. Tilki yanında çok savak kalır. Meğerse bir gün önce, bizim gözümüzü saptırıp gitmiş fasulye yapraklarının altına sakladığımız elmaların hepsini alıp, götürür kendi harmanlarında ki tığı açarak kendi elmasının yanına koymuş. Sadettin Bozkurt'a,
-Elmaları sen mi aldın? Diye sorduğumuzda
-Ey enayiler, savaklar sakladığınız elmaları ben aldım, benim elmaların yanına koydum, oradan da elmaları alıp başka yere sakladım, dedi.  Bizde böyle maceralı elma yolduk  afiyetle yeriz diye sevinip dururken,  o gün sevincimiz kursağımızda kaldı. 

17 Eylül 2015 Perşembe

HÜSEYİN AKAY (1954 - )

Hüseyin Akay, 6 Kasım 1954’te Kayseri Bünyan’da doğdu. İlk ve orta öğretimini Bünyan'da tamamladı. Gazi Üniversitesi Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Yüksek Okulu Maliye ve İşletme Bölümü mezunudur. AŞTİ ve Köy-Tur Ankara Tavukçuluk A.Ş’de Genel Müdürlük, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde Kaynak Geliştirme ve İştirakler Daire Başkanlığı ve Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği’nde Genel Müdür Yardımcılığı görevlerinde bulundu. 2011 yılında Kayseri Şeker Fabrikası’na Kayyum Heyeti Başkanı olarak atandı. 2013 yılında yapılan Genel Kurul’da Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçildi ve halen görevine devam etmektedir. 

Akay, evli ve 3 çoçuk babasıdır

16 Eylül 2015 Çarşamba

BÜNYAN ESKİ HÜKÜMET KONAĞI-JANDARMA BİNASI, CEZAEVİ VE PTT BİNASI

Eski Hükümet Binasının İlk Girişi

 Aşağıdaki fotoğraflarda Bünyan Örenbayır'da bir zamanlar kullanılmakta olan eski kaymakamlık binası, jandarma binası (Nejat bey buranın askerlik şubesi olduğunu söylüyor) , cezaevi ve PTT yan yana bulunmaktaydı. Bugün hala ayakta olan bu binaların şekli bugün değişmiş olmakla birlikte kullanılmaya devam etmektedir.  Sırayla ana Caddeye bakan üç binanın üçüncüsünün (Jandarma binasının) arkasında ise cezaevi yer almaktadır. Kaymakamlık binasının kara taştan yapılan ve arkasında yer alan avludan sonra hemen binanın ilk giriş kapısı yer almaktadır. Bu kapının önüne bugün hemen caddeye açılan bir giriş yapıldığı için kapı gözükmemektedir. Asıl bina tek katlı mı yoksa sonradan mı üzerine bina yapıldı bilinmiyor.

Nejat Çoşkuner’in bu binalarla ilgili yorumları şu şekildedir. “Hacatların Hacel ağa ile kardeşi Abdullah Uslunun evleri . hükümet konağı ve yanındaki servet Hacıpşaoğlu'nun evi . şimdi kimlerde bilmiyorum. Camikebir mahallesinde çeşme meydanından Ağ yola çıkarken ören bayırına dönünce, sadilerin kayaya giden yolla ören bayırına giden yolun köşesi servet Hacıpaşaoğlu'nun evi yanında manifaturacı Abdullah Uslu'nun evi ve bitişiğinde kardeşi Haceli ağanın evi Haceli ağanın evinin girişi kara taş sütunlarından belli resmi bina olduğu tabi duruyorsa . ve az ilerisinde de askerlerin yatakhanesi ve askerlik şubesi vardı”

“en alt sağdaki avlu giriş kapısı . soldaki kapıda alt kat ahırların giriş kapısıydı ( at ahırları ) ana caddeye bakan üç kapı vardı”

“Askerlik şubesi yenicede ermeni ve Rumların mübadelesinden sonra boşalan bir ermeni konağına taşınmış (tarih 1915 -1918 arası) . Mustafa Çevlikli'lerin evinin yanındaydı .şimdiki hükümet konağı yapıldıktan sonra sanırım . hükümet konağına taşındı”
Eski Hükümet Binasının İlk Girişi

Eski Hükümet Binasının İlk Girişi

Eski Hükümet Binasının İlk Girişi

Hükümet Binasının Giriş Kapısı

Hükümet Binasının Giriş Kapısı

Hükümet Binasının Giriş Kapısı

Hükümet Binasının Giriş Kapısı

Hükümet Binasının Giriş Kapısı

Hükümet Binasının Giriş Kapısı Kilidi Hala Çalışıyor

Hükümet Binasının Giriş Kapısı Kilidi Hala Çalışıyor

Hükümet Binasının Giriş Kapısı Kilidi Hala Çalışıyor

Hükümet Binasının Giriş Kapısı Kilidi Hala Çalışıyor

Hükümet Binasının Giriş Kapısı Kilidi Hala Çalışıyor

Hükümet binasının içerisi ve yanda bulunan bugün briket ile örülmüş olan penceresi 

Eski PTT Binası

Eski Jandarma Karakolu

Arka Planda Bulunan Bina Cezaevi  olarak Kullanılmış

Hükümet Binasının Bulunduğu Yer

14 Eylül 2015 Pazartesi

MEHMET OLCAY



Dr. MEHMET OLCAY (1949 - )
1949 Yılı Şubat ayında Bünyan’da doğdu, Babası Edamağanın torunu Ali, annesi Kamerin Osmanın kızı Ayşe’dir. 1956’da Çağlayan İlkokuluna başladı. 4. Sınıfa kadar burada okuyan Olcay, 4-5’inci sınıfa Namık Kemal İlkokulunda devam etti ve İlkokulu burada bitirdi. 1962’de Bünyan Ortaokuluna devam edip mezun oldu. Liseye İstanbul Kabataş Lisesinde başlayan Olcay, birinci ve ikinci sınıfı burada okuduktan sonra Kayseri'ye döndü. 3. Sınıfı 1967 yılında Kayseri lisesinde tamamladı.

Liseyi tamamladıktan sonra her liselinin yaşadığı zorlu imtihan olan Üniversite giriş sınavlarına girerek 1967 yılında İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesini kazandı. Kara Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Yüksek Okullar Komutanlığı hesabına bu komutanlığın yurtlarında kalarak Teğmen rütbesi ile 1973 yılı 14 Haziranda İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. Aynı yıl içerisinde yeni bir hayata adım atarak Hanife hanım ile evlilik yaptı. Mezuniyetten sonra bir yıl Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisinde staj eğitimi aldı. Daha sonra kura ile üsteğmen rütbesiyle Erzincan 59. Topçu Er Eğitim Tugayı Sağlık Şubesinde 3 yıl görev aldı. Burada görev yaparken 2 yılın sonunda girdiği ihtisas imtihanını kazanarak 1977 yılında Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi 2. Dahiliye Kliniğinde ihtisasa başladı. 1981 Haziranında ihtisasını tamamladı. İhtisasa başladığı yıllarda askerlik Şube yoklamaları ile kura ile dört ay Erzurum ve Ağrı’da görev yaptı. Yine ihtisas sırasında, 1979 yılında dört ay süre ile Kıbrıs 28. Motorlu Piyade Tümen Sağlık Şube Müdürü olarak görev yaptı.

İhtisasını tamamladıktan sonra rahmetli anne ve babasının isteği ile Kayseri’ye tayinini istedi. Tayinin çok zor olmasına rağmen K.K.K Nurettin Ersin Paşa'nın kabul etmesiyle 1981 yılında Kayseri Askeri Hastanesine tayin oldu. 1990 yılında Askeri Hastane Hava İkmal Merkezinin içine taşınınca buradaki görevinden istifa ederek nisan 1990 yılında Sağlık Bakanlığının bünyesine geçti. 1999 yılına kadar Düzce Devlet Hastanesi iç hastalıklar polikliniğinde görev yaptı. Aynı zamanda burada 1993 yılından sonra hemodiyaliz merkezinin şefliğini yaptı. 1999 yılında meydana gelen büyük deprem sonrasında buradaki görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Aynı yıl Mersin Devlet Hastanesine tayin oldu. Burada İç hastalıkları uzmanı olarak 2008 yılına kadar görev yaptı. Aynı zamanda yine burada Diyaliz uzmanlığında bulundu. 2008 yılından bu yana Mersin’de özel diyaliz merkezlerinde halen bu görevini sürdürmektedir.

Olcay, memleket hasretiyle Bünyan’da dededen kalma arazi üzerine 2012 yılında bir ev yaptırarak, yaz aylarını burada geçirmeye başladı. Burada geçirdiği zamanlarda yine Mersine giderek hastalarına gerekli olan tedaviyi vermektedir. Olcay'ın Ayşegül (1974) , Yasemin(1983) ve Gökçe(1986) adında üç kızı bulunmaktadır. Ayşegül Açık Öğretimi Tamamladı, Yasemin Ortadoğu Teknik Üniversitesi Makine Yüksek Mühendisliğini tamamladı, küçük kızı Gökçe Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunudur.

13 Eylül 2015 Pazar

ŞABAN GÜNER


ŞABAN GÜNER (1956 -      )

27.01.1956 Bünyan Dervişağa Mahallesinde doğdu. Babası ismet Güner Annesi Gülten Günerdir. Namık Kemal ilkokulu, Bünyan ortaokulu ve Bünyan Lisesini 1972 yılında bitirdikten sonra 1976 yılında Eskişehir Ticari İlimler Akademisinden mezun oldu. Askerliğini Yahyalı Askerlik Şubesi başkanı olarak yaptı. Halk Bankası,İşçi Kredi Bankası, Panter Plastik, Bünyan Gıda, Sarıyıldız Un Fabrikası ve Şahbaz Makina AŞ'de sırası ile Üst Düzey Yöneticilik yaptı. Halen Şahbaz Isı Sanayi AŞ'nin Genel Müdürü pozisyonunda çalışmaktadır.

Güner,  Bünyan Spor Genel kaptanlığı ve kulüp başkanlığı görevlerinde bulunmuş, döneminde Bünyanspor Gençlerde ve 1.amatörlerde şampiyonluklar yaşamıştır. (1977-1978) Kendisi Amatör Küme Tertip Komitesi üyeliğinde de bulunmuştur.

Güner, KCTAŞ denetleme kurulu üyeliği yapmıştır. Siyasi alanda da aktif olarak çalışmış; Doğru Yol Partisi Kocasinan Teşkilat Başkanı ve ilçe başkanlığu görevlerini yürütmüştür. Maç Spor Dergisi, Akın günlük gazetelerinde köşe yazıları yazmıştır. Halen Haber Kayseri Gazetesinde köşe yazıları yazmaktadır. Hayatının her döneminde doğduğu yer olan Bünyan'a hizmeti ön planda tutmuştur.

Eşi Hürriyet Güner'le 35 yıldır evlidir. 2 kız babasıdır. Küçük kızı Kayseri'de serbest avukat olarak çalışmaktadır. Halen Kayseri'de ikamet etmektedir.

3 Eylül 2015 Perşembe

AHMET ÇETİN


1942 yılında Bünyan’da doğdu. İlk ve ortaokulu Bünyan’da okudu. 1963 senesinde Sivas Öğretmen okulundan mezun oldu. Aynı okuldan mezun olan öğretmen Türkan Çetin’le evlendi. Bünyan ve çevresinde Namık Kemal İlkokulu başta olmak üzere çeşitli okullarda öğretmenlik yaptıktan sonra, Bünyan İlköğretim Müdürlüğü ve Çağlayan İlkokulu Müdürlüğü yaptı. 1990 yılında İstanbul’a tayin oldu ve İstanbul’un çeşitli okullarında öğretmenlik ve Okul müdürlüğü yaptı. Son olarak Bakırköy Halil Vedat Fıratlı Etüt ve Beslenme İlköğretim Okulu müdürlüğünden, devlete 43 yıl gibi uzun bir hizmetten sonra emekli oldu. Şu anda İstanbul’da ikamet etmesine rağmen Bünyan sevdasından hiç vazgeçmeyen değerli hemşerimiz Ahmet Çetin, her yılın üç dört ayını dostlarının, arkadaşlarının arasında geçirmek için Bünyan’a gelmektedir.